Bir nefselik huzurdan gayrı,
Ne ararız bu dünyada?
Hergün aynı koşuşturmaca ,
Sanki birbirlerinin kopyası günler
Birgünü diğerinden ayıran sadece adları,
Pazartesi, Salı, Çarşamba...
Günler, aylar birbirini kovalıyor,
Ömür dediğin bir su misali
Akıp gidiyor farkına bile varmadan ,
Hiç düşünüyor muyuz arasıra da olsa
Ben bu dünyaya neden geldim diye,
Koca bir ömrü tükettim, elde ne var diye
Bugününün dünden bir farkı yoksa,
Ömrünü boşa tüketiyorsun demektir
İşin yok, iş ararsın, ne için?
İş sahibi olmak için mi?
İş buldun, çalışıyorsun, ne için?
Para kazanmak, geçimini sağlamak mi?
Geçimini sağladın, para kazanıyorsun, ne için?
Evlenip bir yuva kurmak için mi?
Evlendin, çoluk çocuğa karıştın, ne için?
Çocuklarının mürüvetini görmek için mi?
Gördün, evlendirdin çocuklarını, ne için?
Torun sahibi olabilmek için mi?
Oldun, hepsine sahip oldun
Bu arada emekli de oldun
Bitti mi?
Ömür denilen yolun sonuna geldin
Bunca yılın sonunda nedir sana kalan?
Huzur mu?
Huzura giden yol bu kadar uzun mu?
Ömrün bu kadar uzun mu?
Varamazsan huzura hebadır ömrün
Ömür dediğin dikenli bir yol, güle uzanan..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder